Deist Ve Ateistlere Cevaplar

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    Dünyanın Issız Bir Köşesindeki İslam’ı Hiç Duymayan İnsanın Mesuliyeti Nedir?

    Admin
    Admin
    Efendi Hazretleri
    Efendi Hazretleri


    Mesaj Sayısı : 92
    Puan : 240
    Kayıt tarihi : 03/08/10
    Yaş : 43
    Nerden : İslambol İnşaAllah

    Dünyanın Issız Bir Köşesindeki İslam’ı Hiç Duymayan İnsanın Mesuliyeti Nedir? Empty Dünyanın Issız Bir Köşesindeki İslam’ı Hiç Duymayan İnsanın Mesuliyeti Nedir?

    Mesaj tarafından Admin C.tesi Tem. 31 2021, 12:34

    Dünyanın Issız Bir Köşesindeki İslam’ı Hiç Duymayan İnsanın Mesuliyeti Nedir?

    “Bizler Müslüman Bir Memlekette, Müslüman Anne Ve Babadan Doğduk. Ancak Dünyanın Issız Bir Köşesinde Veya İslam’ın Hiç Duyulmadığı Bir Diyarda, Müslüman Olmayan Anne Ve Babadan Dünyaya Gelen Bir İnsan, Müslüman Olmadığı İçin Cehenneme Mi Gidecek? Bu İnsan Da Bizim Doğduğumuz Şartlarda Doğsaydı O Da Müslüman Olurdu. Bu Allah C.C.’ın Merhametine Zıt Bir Durum Değil Mi?”

    Bu Soru Çoğumuzun Zihnini Kurcalayan Bir Bir Sorudur. Şöyle Düşünürüz, “Bizler Müslüman Bir Memlekette, Müslüman Anne Ve Babadan Doğduk. Ancak Dünyanın Issız Bir Köşesinde Veya İslam’ın Hiç Duyulmadığı Bir Diyarda, Müslüman Olmayan Anne Ve Babadan Dünyaya Gelen Bir İnsan, Müslüman Olmadığı İçin Cehenneme Mi Gidecek? Bu İnsan Da Bizim Doğduğumuz Şartlarda Doğsaydı O Da Müslüman Olurdu. Bu Allah C.C.’ın Merhametine Zıt Bir Durum Değil Mi?”…

    Öncelikle Bu Konuyla Alakalı ‘Fetret’ Kavramını Hatırlatmamız Gerekir. İki Peygamberin Devirleri Arasında, Önceki Peygamberin Getirdiği Dinin Unutulmasından Başlayarak Sonraki Peygamberin Gelişine Kadar Geçen Zamana “Fetret Devri” Ve Bu Zamanda Yaşamış Ve Her İki Peygambere Yetişememiş Kimseye De Fetret Ehli Denilir.

    Fetret Ehli; Namaz, Oruç, Zekât Gibi İbadetlerle Ve Dinin Diğer Emirleriyle Mükellef Değildir. Bu Hususta İttifak Vardır. Ahirette Onlara Bu İbadetleri Yapmadıklarından Dolayı Hiçbir Hesap Ve Ceza Olmayacaktır. Çünkü Bunların Bilinmesi Bir Peygamberin Tebliğine Bağlıdır. Hâlbuki Bu Kişiler, Bir Peygambere Ulaşamamışlardır. Bu Yüzden İbadet Ve Emirlere Muhatap Değildirler. Fakat Bu Kimselerin, Allah C.C.’a İman Etmekle Mükellef Olup Olmayacakları Hususunda İhtilaf Vardır.

    İmam Maturidi’ye Göre, Fetret Ehli Olanlar İbadetlerden Sorumlu Olmamakla Beraber Akılları İle Bir Yaratıcıyı Bulup İman Etmekle Mükelleftirler. Çünkü Akıl Bir İğnenin Ustasız Olmayacağını Bir Rehber Olmasa Da Bulabilir. Bu Bulup İman Etmek Kişiyi Cehennemden Kurtarır. Ancak İmam Eş’ari’ye Göre Durum Biraz Daha Farklıdır. Ona Göre Fetret Ehli Tamamen Cennet Ehlidir. Çünkü Kur’an-I Kerîm’de “Biz, Bir Peygamber Göndermedikçe Azap Edici Değiliz.”1 Buyurulmaktadır. Dolayısıyla Hazreti Peygamber’in (Sav) Mesajı Bir Topluluğa Ulaşmadıysa Bu İnsanlara Azab Edilmez.2

    Peygamber Efendimiz’in Gelişinden Sonraki İnsanların Durumu Hakkında İse; İmam Gazali (Ra) Şöyle Bir Sınıflandırma Yapar Ki, Bu Sınıflandırma Günümüzde İslam’dan Habersiz Olanların Akıbetlerini Merak Edenler İçin De Bir Cevap Niteliğindedir. İmam Gazali Şöyle Demektedir:
    Peygamber Efendimiz’in (Asm) Gönderilmesinden Sonra, İnanmayan İnsanlar Üç Gruptur:

    1. Grup: Peygamber Efendimiz’in Davetini Duymamış Ve Kendisinden Haberdar Olmamış Kimselerdir. Bu Sınıf Kesin Olarak Cennet Ehlidir.

    2. Grup: Peygamberimiz’in Davetini, Gösterdiği Mucizelerin Durumunu Ve Güzel Ahlâkını Duymuş Olmakla Birlikte İman Etmemiş Olanlardır. Bu Sınıf Da Kesin Olarak Cehennem Ehlidir.

    3. Grup: Bu İki Derece Arasında Bulunan Sınıftır. Hz. Peygamberin (Sav) İsmini Duymuşlarsa Da Vasıf Ve Hususiyetlerini Duymamışlardır. Daha Doğrusu Bunlar, Hz. Peygamberi—Hâşâ—Peygamberlik İddiasında Bulunan Biri Olarak Tanımışlardır. Peygamber Efendimiz (Sav) Hakkında, Bu Olumsuz Bilgilerden Başka Hiçbir Şey Duymamışlardır. Kanaatime Göre Bunların Durumu, Birinci Grupta Olanların, Yani Peygamberimiz’i Hiç Duymamış Olanların Hâli Gibidir. Çünkü Bunlar Peygamberimiz’in İsmini, Haiz Bulunduğu Vasıfların Zıtlarıyla Birlikte Duymuşlardır. Bu İse Hakikati Araştırmak İçin, İnsanı Düşünmeye Ve Araştırmaya Sevk Etmez.

    Bugün Gerek Hristiyan Ve Yahudi Toplumlarında Ve Gerekse Başka Ülkelerde İmam Gazali’nin Tasnifindeki Üç Gruba Giren İnsanları Bulmak Mümkündür.

    Çünkü Teknoloji Ne Kadar Gelişirse Gelişsin, Afrika’nın Balta Girmemiş Ormanlarında Yaşayan İlkel Kabilelerin Varlığı Malûmdur. Bunlar Ne Bir Televizyon Görmüş Ne De Bir Telefon Tutmuştur. Dolayısıyla Bunlar İmam Gazali’nin Tasnifinde, Peygamber Efendimiz’in İsmini Hiç Duymamış Kimselere Dâhil Olurlar Ki, İmam Gazali’ye Göre Bunlar Cennet Ehlidir.

    Dünyanın Birçok Yerinde Ve Ülkemizde İkinci Gruba Giren İnsanlar Da Vardır. Bunlar Peygamber Efendimiz’in Peygamberlik Sıfatlarını Ve Pek Çok Bilgiyi İşitmişler, Ama Buna Rağmen İman Etmemişlerdir. Hatta Teknolojinin Gelişimi Ve Bilgiye Ulaşmanın Kolaylığı İle, Bu Grup En Kalabalık Grup Olmaktadır. Bunlar Kur’an’ın Birçok Ayetinin İfadesiyle Cehennem Ehlidir.

    Bununla Birlikte Zamanımızda İmam Gazali’nin Tasnifinden Üçüncü Gruba Giren İnsanlar Da Yok Değildir. Hristiyan Veya Yahudi Âleminin Ücra Bir Köşesinde, Toplum Hayatından Uzak Olarak Yaşayan Ve Çocukluğundan Beri, Kendisine Peygamberimiz’in Kötü Tanıtıldığı İnsanlar Olabilir. İmam Gazali Hazretleri Bu Kimseler Hakkında Kesin Bir Hüküm Söylememekle Birlikte Bu Kimselerin Cennet Ehli Olan Birinci Sınıfa Benzediklerini Bildirmektedir.

    En Doğrusunu Allah C.C. Bilir Ve Kulları Hakkında Hüküm Allah C.C.’ındır.

    Bizler Bu Meseleyi Zamanımızın Büyük Bir Âlimi Olan, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin Görüşüyle Noktalıyoruz Ve Bu Konunun Gerçeğini, “Şaşırmayan Ve Unutmayan” Rabbimiz’in İlmine Havale Ediyoruz:

    “Ehl-İ Fetret, Ehl-İ Necâttırlar. Bil’ittifak, Teferruattaki Hatîatlarından Muâhezeleri Yoktur. İmam-I Şâfiî Ve İmam-I Eş’arî’ce, Küfre De Girse, Usul-Ü İmanîde Bulunmazsa, Yine Ehl-İ Necâttır. Çünkü Teklif-İ İlâhî, İrsal İle Olur. Ve İrsal Dahi, Ittıla İle Teklif Takarrur Eder. Madem Gaflet Ve Mürur-U Zaman, Enbiyâ-Yı Salifenin Dinlerini Setretmiş, O Ehl-İ Fetret Zamanına Hüccet Olamaz. İtaat Etse Sevap Görür, Etmezse Azab Görmez. Çünkü Mahfî Kaldığı İçin Hüccet Olamaz.” 4

    Bu İfâdelerden De Anlaşıldığı Üzere, Fetret Döneminde Yaşayanların, Dinin Teferruatındaki Hatalarından Dolayı Ceza Görmeyecekleri Hususunda Bütün Âlimler Fikir Birliği İçindedir. Hatta İmam Şafiî Ve İmam Eş’ari’ye Göre, Bunlar İman Etmese, Küfre De Girse, Ondan Dahi Mesul Olmazlar. Çünkü Mesuliyet Ancak Peygamber Gönderilmesi İle Tahakkuk Eder.

    Ayrıca Peygamber Gönderildiğinin Ve Peygamberin Vazifesinin Mahiyeti De Bilinmiş Olması Gerekir Ki, Mesuliyet Söz Konusu Olabilsin. Eğer Peygamberlerin İrşatları, Zamanın Geçmesi Ve Gaflet Gibi Sebeplerden Dolayı Gizli Kalır Da Anlaşılmazsa, Bunlara Vâkıf Olmayanlar Ehl-İ Fetret Sayılırlar Ve Azap Görmezler.

    Evet En Doğrusunu Allah C.C. Bilir Ve Kulları Hakkında Hüküm Allah C.C.’ındır.
    ________________________________________
    Kaynaklar:
    1. Kur’an, İsra Suresi, 15
    2. Ö. N. Bilmen Muvazzah İlm-İ Kelâm, S, 82.
    3. İmam-I Gazalî, İslâm’da Müsamaha, S, 60-61 (Terc. Süleyman Uludağ).
    4. Bediüzzaman Said Nursi, Risale-İ Nur Külliyatı, Mektubat, Yirmi Sekizinci Mektup, Sekinci Risale Olan Sekizinci Mesele


      Forum Saati Çarş. Mayıs 15 2024, 05:39